top of page

Üçgen Taşımacılık Modeli

  • 11 Kas
  • 2 dakikada okunur

Karayolu taşımacılığı, Türkiye ekonomisinin bel kemiği.

Üretim merkezlerinden limanlara, ihracat hatlarından ithalat rotalarına kadar her aşamada karayolu ağı hayati bir rol oynuyor.

Ancak uzun yıllardır sektörün en görünmeyen ama en büyük sorunlarından biri değişmedi.


Boş dönüşler...


üçgen Taşımacılık modeli

Taşımacılık sektöründe araçların yük taşıdıktan sonra geri dönüşte boş seyretmesi, hem yakıt israfına, hem karbon salınımına, hem de kar kaybına neden oluyor.


TÜİK verilerine göre, Türkiye’den Avrupa’ya çıkan her dört tırdan biri dönüşte yük bulamıyor. Bu oran bazı hatlarda %30’un da üzerinde.


Peki, dünya bu sorunu nasıl çözüyor?


Üçgen Taşımacılık Modeli (Triangle Transport Match)

Son yıllarda Avrupa ve Asya’da, taşımacılıkta üçgen rota modeli öne çıkıyor. Bu model, klasik A - B -A sisteminin yerine A - B - C - A formunu getiriyor. Yani bir araç sadece iki nokta arasında gidip gelmek yerine, üç noktalı bir döngü kurarak boş dönüşleri minimuma indiriyor.


2023 yılında Japonya Kyoto Institute of Technology tarafından yayımlanan Shipper Collaboration Matching: Fast Enumeration of Triangular Transports araştırması, bu modelin boş dönüşleri %28’den %7’ye düşürdüğünü ortaya koydu.


Ayrıca işletmeler arasında %35 oranında daha fazla işbirliği sağlandı.


Benzer bir analiz, Romanya Karayolu Taşımacılığı Derneği (UNTRR) tarafından 2024’te yayımlandı.


Rapor, 2030’a kadar Avrupa taşımacılığında üçgen planlama yapan firmaların maliyetlerini %22 oranında azaltabileceğini öngörüyor. Bu, yalnızca ekonomik değil, çevresel bir kazanım da demek.


 Güçlü Ağ, Eksik Eşleştirme

Türkiye’nin ihracatının %85’i karayolu taşımacılığıyla gerçekleşiyor. Ancak mevcut sistem, yüklerin tek yönlü planlanması nedeniyle verim kaybına yol açıyor.


Örneğin Bursa’dan Almanya’ya otomotiv ihracatı yapan bir tır, çoğu zaman Almanya’dan dönüşte yük bulamıyor. Oysa orada Polonya’ya taşınması gereken yedek parça, oradan da Türkiye’ye dönecek bir kimya hammaddesi bulunabiliyor.


İşte üçgen taşıma modeli burada devreye giriyor.


Fırsatlar ve Çözüm Önerileri

  1. Dijital Yük Eşleştirme Platformları

    Türkiye, load matching algoritmalarını yerli yazılımlar üzerinden geliştirebilir. Yapay zeka destekli sistemlerle taşıyıcı ve ihracatçı eşleşmeleri otomatik hale getirilebilir.

  2. Pilot Bölge Uygulaması (Bursa Modeli)

    Bursa, lojistik merkezleri, otoyol bağlantıları ve liman erişimiyle üçgen taşımacılığın uygulanabileceği ideal şehirlerden biri.

  3. Veri Paylaşım Ekosistemi

    Taşıyıcılar, dönüşteki boş hat bilgilerini gönüllü paylaşabilecekleri bir ulusal sistemde bir araya getirilebilir.

  4. Yeşil Teşvikler

    Boş dönüş oranını düşüren firmalara karbon kredisi veya navlun indirimi verilebilir.

  5. KOBİ Katılım Programı

    Bu sistem sadece büyük lojistik devlerine değil, KOBİ düzeyindeki taşıyıcılara da açık olmalı.


Türkiye Lojistiğinde Yeni Bir Dönüm Noktası

Lojistikte artık daha hızlı taşımak değil, daha akıllı taşımak ön planda. Üçgen taşıma modeli, Türkiye’nin lojistik verimliliğini artırmak, karbon ayak izini azaltmak ve ihracatçının rekabet gücünü yükseltmek için somut bir fırsat sunuyor.


Bugün Avrupa bu dönüşümü konuşuyor. Yarın Türkiye bu modeli doğru uygularsa, sadece taşımacılıkta değil, lojistik zekasında da bölgesel liderliğe adım atabilir.


Kaynaklar:

  • Kyoto Institute of Technology, Shipper Collaboration Matching, 2023

  • UNTRR Transport Market Study, 2024

  • TÜİK Karayolu Taşımacılık İstatistikleri, 2024

  • World Transport Efficiency Forum Reports, 2023

Yorumlar


İLETİŞİM

© 2025 by Train of Thoughts. Powered and secured by Onur Kurtay

bottom of page