top of page

Avrupa Yeşil Mutabakatı Karayolu Taşımacılığının Geleceği

  • 13 Eki
  • 2 dakikada okunur

Avrupa Yeşil Mutabakatı, Türkiye Karayolu Taşımacılığı Yeşil Geçişe Ne Kadar Hazır?

Dünya ticaretinde artık sınır denilince akla sadece gümrükler gelmiyor.Karbon sınırları, lojistik zincirinin yeni duvarları haline geldi. Avrupa Birliği’nin Yeşil Mutabakat  politikasıyla başlattığı dönüşüm, sadece üreticileri değil, taşıyıcıları da doğrudan etkilemeye başladı.

Bugün Avrupa’ya taşımacılık yapan her Türk lojistik firması, farkında olmadan karbon emisyonlarını da ihraç ediyor.Yarın bu görünmeyen emisyonlar, görünür vergilere dönüşecek.

Avrupa Yeşil Mutabakatı, Türkiye Karayolu Taşımacılığı Yeşil Geçişe Ne Kadar Hazır?
Green Deal

Taşımacılık Emisyonlarının Ölçülmemesi

Türkiye’de karayolu taşımacılığının toplam karbon ayak izi konusunda resmi ve kapsamlı bir veri yok.Avrupa’da ise, 2024 itibarıyla taşımacılık yapan firmaların çoğu, filo bazlı karbon raporlama sistemine geçti.Türkiye’de hala filoların önemli bir bölümü 10 yaşın üzerinde ve araçların %65’i Euro 4 normu altında motor kullanıyor.Bu durum, sadece çevresel değil, ticari bir risk de oluşturuyor.


Avrupa Ne Yapıyor?

Avrupa ülkeleri, taşımacılık sektöründe üç ana dönüşüm hattı oluşturdu

  • Düşük emisyon bölgeleri - Eski araçların şehir merkezlerine girişine kısıtlama getiriliyor.

  • Karbon raporlama zorunluluğu- Lojistik şirketleri her sevkiyatın karbon değerini beyan ediyor.

  • Yeşil filo finansmanı:-Avrupa Yatırım Bankası ve özel fonlar, elektrikli veya alternatif yakıtlı filo yatırımlarına düşük faizli kredi sağlıyor.


Türkiye Ne Yapmalı?

Türkiye, bu dönüşüme geç kalmamak için üç alanda hızlı adım atmalı

1. Yeşil Filo Dönüşümü

KOBİ ölçeğindeki taşımacılara elektrikli ve LNG’li araç teşviki verilmeli.Devlet, filo yenileme fonu oluşturarak karbon salınımı düşük araçları önceliklendirmeli.

2. Dijital Emisyon Takibi

Lojistik firmaları, taşıdıkları her yükün karbon izini ölçebilen dijital sistemlere geçmeli.Bu, sadece AB pazarına girişte avantaj değil, aynı zamanda marka itibarı açısından da büyük fark yaratacak.

3. Yeşil Sertifikasyon ve Eğitim

Sürücüden operasyon yöneticisine kadar herkes yeşil taşımacılık bilincine sahip olmalı.Üniversiteler ve meslek odalarıyla iş birliği içinde Yeşil Lojistik Akademileri kurulabilir.


 Bugün Yatırım Yapmayan, Yarın Yola Çıkamayacak

Karayolu taşımacılığı Türkiye’nin ihracat damarlarından biri.Ama bu damar, eğer dönüşmezse tıkanacak.Avrupa, karbon nötr hedeflerine ilerlerken, Türkiye, yeşil uyumu sadece mevzuat olarak değil, rekabet stratejisi olarak görmeli.

Çünkü artık mesele sadece mal taşımak değil, değer taşımak o değeri korumanın yolu da Yeşil lojistikten geçiyor.


Sence Türkiye’de taşımacılık sektöründe yeşil dönüşümün önündeki en büyük engel ne?


  • Filo yenileme maliyetleri


  • Mevzuat eksikliği


  • Bilinç ve eğitim yetersizliği


  • Diğer


Yorumlara Yazın!

Yorumlar


İLETİŞİM

© 2025 by Train of Thoughts. Powered and secured by Onur Kurtay

bottom of page